Cover Image

EDEBİYATA DAİR…: NEREYE (ÖMER SEYFETTİN’İN ŞİİRİ)

Şubat 21, 2010 Okuma süresi: 4 dakika
Ömer Seyfettin’i hep öykücü olarak biliriz.Onun öyküleriyle büyüdük hepimiz amenna. Ancak şunu da gözden kaçırmamalı.Bir sanatkarın tek yönlü eser vermesi düşünülemez.Nasıl ki bir romantik yazar realizmle de eser verebilir, nasıl ki bir şair nesirle örnek verebilir.Bir öykücü yazar da şiir yazma hevesini tadabilir.Ömer Seyfettin’in kişiliği hakkında çok şey biliyoruz ancak onun şair yönü onu tanıtan bir kimlik olamamıştır.Ama Ömer Seyfettin’in fikri temayülleri hakkında bilgi edinebilmek için onun şiirlerine de bakmak gerekebilir.

NEREYE

Bir kahraman gördüm; gençti, güzeldi
Atlamış maziden binlerce seddi
Kır atıyla sanki bir canlı yeldi
Sordum: “Nereye?” “Ben giderim.” dedi
“Tarif olunmaz bir şana doğru.”…

Güneş doğuyordu,maviden sisler
Çiçekler açılmış her
Dalda bir yavru kuş… “Aşk nuru yer yer
Tutuşurken böyle nereye sefer?”
Diye sordum.Dedi: “Türkan’a doğru…”

“Yalnızsın yiğidim! Yolda kalırsın,
Maksatları ölür,onulmaz yasın.
Yol gösteren lazım, öne katılsın!”
Dedim.”Düşman varsa”dedi “Atılsın
Yolumuz uğrağı Kur’an’a doğru…”

“Uzak ufuklardan karlı dağlardan
Aşarken sellerden,ormandan,yardan
Yoldaş ister insan değil yaradan;
Yalnızlık onundur!..” dedim.”Dost yardan
Geçmez.” dedi.Yolun yarana doğru…

Sürünce Doğu’ya o kır atını
Kılıcının çarptı taşlara kını
Altun kıvılcımlar bu hoş akını
Kaybederken gördüm bu genç taşkını
Dedi: “Uçuyorum Turan’a doğru!..”

ÖMER SEYFETTİN

Kızılırmak’a

Ah, ey Kızılırmak! Ağlıyor musun?
Dalgaların coşmuş, bilmiyor durmak,
Çöktü yüzbin ocak, anlıyor musun?
Ben geldim başına, isterim sormak:

“Yüzlerce yıl evvel üstünden geçen
Türklerin başına nedir bu gelen?
Yasasız kalmışlar serserilikten
Kaçmak isterlerse yol verme, sen ak!

Ak, boğulsun kaçan, acıma ona.
İster misin yurda baykuşlar kona?
Geçmek lazım ise yok mudur Tuna?
Geriye bırakma, ak Kızılırmak!”

Ömer Seyfettin


Cover Image

CENK

Şubat 13, 2010 Okuma süresi: 2 dakika


Bizim çarşımızda döğülen kargı
Gök demiri, kara taşı deler ha!..
Pırıl pırıl kıldan ince kılıçlar
Bir vuruşta üç adamı böler ha!..

Atlarımız küheylandır sıradan
Biz binende gök yırtılır naradan
Kut alanlar Tanrı Dağ’dan, Hıra’dan
Kafir içre bozkurt gibi dalar ha!..

Malazgirt önünde elli bin yağız
Ulu buyruk üzre ay olacağız
Kırk Urum’un yamacında bir Oğuz
Kancıklığın böylesine güler ha!..

Dilaver CEBECİ


Cover Image

EDEBİYATA DAİR…: ALPARSLAN MARŞI

Şubat 13, 2010 Okuma süresi: 3 dakika
Anadolu’yu fetheden atlıların kumandanı yüce Alparslan’ın adı Anadolu fatihi olarak çağlar aşarak ebediyyen dillerde söylenecektir. Allah o ve onun gibi serdarlarımızın başbuğlarımızın mekanını cennet etsin ,ruhları şad olsun.Hz. muhammed Aleyhisselam’ın sancağı altında toplananlardan olsun inşallah.Ezeli ve ebedi başbuğumuz Alparslanın manevi huzurunda saygı ile şiiri veriyorum.ALPARSLAN MARŞI

Dokuz asır çığ gibi geçmiş de üzerinden,
Hâlâ bu mutlu günü duyuyoruz derinden,
İlk Fetih günüydü bu yer oynadı yerinden,

Kars’tan bir güneş doğdu, yüce dağları aştı,
Batılı’nın gözleri bu güneşten kamaştı.

Atlanmış, pusatlanmış erleri sanki yeldi.
Nal sesleri bir zafer marşı gibi yükseldi,
Şimşek şimşek hızlandı, zulmü, zulmeti deldi.

Her savaşa benzemez, bu bir kutsal savaştı,
Ay parçası yiğitler Hak yolunda savaştı.

Arslanların sultanı, sultanların arslanı,
Kılıcının ucuyla yazmıştı bu destanı
Türk’e armağan etti şu mübarek vatanı.

Adı göğe yüceldi, Tanrısına yaklaştı.
Gözlerde gönüllerde Alparslan bayraklaştı.


VATANIMA

Şubat 2, 2010 Okuma süresi: 3 dakika

Bir yerinde çayın olayım
Öte yerinde dağ
Çayırında tayın olayım
Yeşilinde bağ

Köy yolunda taşın olayım
Az ileride han
Güz vakti yaşın olayım
Sabahları da tan

Düğünlerde türkün olayım
Ozanlarında saz
Kalplerinde ülkün olayım
Aşıklarında haz

Meydanında yiğit olayım
Bozkırında aygır
Uğrunda ben şehit olayım
Toprağında yatır.

Ormanında çınar olayım
Bir yerinde göl
Fışkıran bir pınar olayım
Biraz ötende çöl

Dağlarında kurdun olayım
Gaöklerinde kartal
Çayırında kuzun olayım
İnlerinde çakal

Gelininde duvak olayım
Şehidinde kefen
Mezarında kavak olayım
Harmanında döven

Direklerde bayrak olayım
Yeryüzünde toprak
Er elinde sancak olayım
Ey cennet vatan
Toprağına kurban olayım

Selahattin Bozdoğan


Cover Image

EDEBİYATA DAİR…: ERKEKLER DE AĞLAR

Ocak 29, 2010 Okuma süresi: ~1 dakika
hilal-şiir-epik şiir-lirik şiir-vatan şiiri-milliyetçi şiir-milliyetçilik-memleket-bayrak-şehit-erkekler de ağlar-ana-öksüz kalmış hilal

ERKEKLER DE AĞLAR

Deme anam,


Erkekler ağlamaz deme
Kızma halime
Kim demiş erkekler ağlamaz
Ya öksüz kalmış hilalime
Eller mi ağlayacak?Selahattin BOZDOĞAN

Cover Image

Maya

Ocak 29, 2010 Okuma süresi: 2 dakika

abdurrahim karakoç-mihriban şairi-mihriban şiiri-turancılık-milliyetçilik-

Maya

“Sılaya dön” diye mektubun geldi;
Sılayı sılada yitirdim anam.
Biten takvimlere sattım gençliği,
Uykuyu rüyada yitirdim anam.

Özü bulmak için indim derine;
Geç değdi ellerim dost ellerine.
Salınca gönlümü mahşer yerine,
Dünyayı dünyada yitirdim anam.

Öteyi ötede, burayı burda,
Güneşin nurunu bir başka nurda,
İsa’yı çarmıhta, Musa’yı Tur’da,
Adem’i Havva’da yitirdim anam.

Kapattım kapımı “of” ile ah’a,
Açtım penceremi sonsuz sabaha…
Ağrımı, sızımı sorma bir daha,
Onları orada yitirdim anam.

Bu hiç, o herşeyden verince müjde,
Silindi hayâller kalmadı gözde.
Aşkım çiçek açtı yandığım közde,
Aklımı, sevdada yitirdim anam.

Ölçtüm ve düşündüm inceden ince;
Sıyrıldı kılıftan “son” ile “önce”
Mânâlar zihnimde şekillenince,
Ben beni aynada yitirdim anam.

Önce kökü dalda, dalı çiçekte;
Çiçeği meyvede, meyveyi renkte;
Var olan herşeyi bir çekirdekte,
Onu da Mevla’da yitirdim anam

function puan(id,puan){ var dosya=”/puan.php?siirid=”+id+’&puan=’+puan; JXG(1,’sonuc’,dosya); }

Abdurrahim Karakoç


TÜRK EDEBİYATI DİL ANLATIM: AKINCI TÜRKÜLERİ

Ocak 29, 2010 Okuma süresi: 4 dakika
mehmet fuad köprülü-fuat köprülü-Fuad Köprülü-akıncı-akinci-akıncı türküleri-epik şiir-fuat köprülü
AKINCI TÜRKÜLERİ

Tuna boylarında sıra selviler
Tan yeli estikçe sessiz ağlarmış;
Gül bahçelerinde baykuşlar öter…
Şu viranelikler eski bağlarmış!

Namaz-gâh bir otluk: Kalmamış taşı;
Çeşmelerden akan : Kanlı gözyaşı…
Orda bir güzei var, çatılmış kaşı;
Ak alnına kara çatkı bağlarmış!

Kırık minareden duyulmaz ozan..
Hep ocaklar sönmüş, devrilmiş kazan.
Bir inilti duydum, sandım bir ozan;
Sesime ses veren karlı dağlarmış!

Söğüd dallarında hasta serçeler
Eski akın destanını heceler..
Tuna ağlıyormuş bâzı geceler:
Göğsünde kefensiz şehîdier varmış!

Bozulan bağların üzümü acı;
Âsî köle kesmiş eski haracı;
Yine yedi kıral giymişler tacı…
Şahin yuvasını kargalar sarmış!

Haydi eski ozan, al sazı ele,
Düşmanlar içine düşsün velvele.
De ki: Hor bakmayın bu durgun sele;
O, yetmiş bir kavme akın çıkarmış!


MEHMET FUAT KÖPRÜLÜ

TÜRK EDEBİYATI DİL ANLATIM: VUR

Ocak 28, 2010 Okuma süresi: 15 dakika
ey türk vur-mehmet emin yurdakul-milli edebiyat-milliyetçi edebiyat-türkçülük-turancılık-türkçülük akimi-türkçülük akımı. .VUR

Ey Türk vur! Vatanın bakirlerine,

Günahkar gömleği biçenleri vur!

Kemikten taslarla, şarap yerine,

Şehitler kanını içenleri vur!…

***

Vur! Güzel aşıklar cenazesinden,

Kırmızı meşale yakanları vur!

Şehvetin raksına yetim sesinden,

Besteler,şarkılar yapanları vur!…

***

Vur! Katlin o kızıl sapanlarıyla,

Dünyaya ölümler ekenleri vur!

Vur! Zulmün o kanlı urganlarıyla,

Bir kavmi iplere çekenleri vur!…

***

Vur! Etten kemikten saraylar kuran,

O vahşi ruhları ezmek için vur!

Dört büyük rüzgara küller savuran,

O hain elleri kesmek için vur!…

***

Vur! Aşkın ve Hakkın zaferi için

Vur! Senden bak dünya bunu istiyor,

Vur! Yerde bak tarih senin seyircin,

Vur, gökte bak Allah sana “vur!” diyor.

***

Vur! Senin darbenden çıkacak ateş,

İntikam, isteyen bir milletindir!

Alnında doğacak kırmızı güneş,

Bu, senin ilahi hürriyetindir!…

***

Vur! Sende mukaddes hürriyet için,

Dünyanın diktiği bayrak için vur!

Her dinin sevdiği adalet için,

Her yerde haykıran bir hak için vur!…

***

Vur! Çelik kolların kopana kadar,

Olanca aşkınla , kuvvetinle vur!

Son düşman, son gölge kalana kadar,

Olanca kininle, şiddetinle vur!…

Mehmet Emin YURDAKUL (1869-1944)


TÜRK EDEBİYATI DİL ANLATIM: KARADUT

Ocak 27, 2010 Okuma süresi: 3 dakika

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU şiirleri-Bedri Rahmi şiirleri-bedri rahmi şiirleri,ressam şair-memleket edebiyatı-memleket edebiyatçıları-Anadoluculuk-anadolu-Anadolu-çingene-karadut-çatalkara-çatalkaram-çingenem-karadutum-nar tanem nur tanem bir tanem-fatih kısaparmak

Karadutum, çatal karam, çingenem
Nar tanem, nur tanem, bir tanem
Ağaç isem dalımsın salkım saçak
Petek isem balımsın ağulum
Günahımsın, vebalimsin.
Dili mercan, dizi mercan, dişi mercan
Yoluna bir can koyduğum
Gökte ararken yerde bulduğum
Karadutum, çatal karam, çingenem
Daha nem olacaktın bir tanem
Gülen ayvam, ağlayan narımsın
Kadınım, kısrağım, karımsın.
vee…

Sigara paketlerine resmini çizdiğim,
Körpe fidanlara adını yazdığım,
Karam, karam,
Kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
Sıla kokar, arzu tüter
Ilgıt ılgıt, buram buram.
Ben beyzade, kişizade,
Her türlü dertten topyekun azade
Hani şu ekmeği elden suyu gölden.
Durup dururken yorulan,
Kibrit çöpü gibi kırılan,
Yalnız sanat çıkmazlarında başını kaşıyan,
Artık otlar, göstermelik atlar gibi bedava yaşayan,
Sen benim mihnet içinde yanmış kavrulmuşum.
Netmiş, neylemiş, nolmuşum,
Cömert ırmaklar gibi gürül gürül,
Bahtın karışmış bahtıma çok şükür.
Yunmus, yıkanmış adam olmuşum.
Karam, karam
Kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
Sensiz bana canım dünya haram olsun…

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU


TÜRK EDEBİYATI DİL ANLATIM: DAĞLAR GİBİ

Ocak 27, 2010 Okuma süresi: 2 dakika

Osman Yüksel SERDENGEÇTİ şiirleri-Milliyetçilik şiirleri-Türklük şiirleri-cumhuriyet dönemi şiirleri-1944 olayları-ortaasya türkleri-dağ şiirleri-bozkurt-bozkurtlar-ülkücü-ülkücülük-Türkçülük-Turancılık-1944 Milliyetçilik olayları-Türkçülük Turancılık davası

DAĞLAR GİBİ

Baştanbaşa heyecanım
Yanar alev alev kanım
Semalarda var vatanım
Dağlar gibi dağlar gibi

Gerçek çıkar rüyalarım
Hudutsuzdur hülyalarım
Var koskoca dünyalarım
Dağlar gibi dağlar gibi

Hamisiyim ben ayların
Bozkurduyum Altayların
Vardır altın saraylarım
Dağlar gibi dağlar gibi

Sabahlanan at gibi ülküm
Gönül zenginliği mülküm
Viyana’yı saran Türk’üm
Dağlar gibi dağlar gibi

Kar’osman der,yerim hisar
Bana dönen toplar susar
Bağrım volkan lavlar kusar
Dağlar gibi dağlar gibi

Osman Yüksel SERDENGEÇTİ


Hakkında

Bu kısım siten hakkında bilgi verir. Burayı değiştirmek ve düzenlemek için admin->eklentiler->tanımı düzenle

Etiketler