EDEBİYATA DAİR…: VARSAĞI

Şubat 14, 2010 Okuma süresi: 3 dakika
Semainin Güney Anadolu yöresinde “Varsak” boyu arasında özel bir ezgiyle okunan türüdür.Varsağı türündeki şiirler “bre hey,behey,yürü” gibi ünlemlerle başlar.Varsağılar biçim yönünden semai ile aynı özellikleri sergiler.8’li hece ölçüsü kullanılır.Uyak şeması abab, cccb, dddb şeklinde olur. İlk dörtlük bazen xaxa biçiminde de uyaklandırılabilir.Nazım birimi dörtlüktür.Konu yönünden koşma ve semailerle aynı özelliklere sahiptir.


VARSAĞI

Yürü behey Bulgar dağı
Senden yüce dağ olma mı?
Sende yaylayan güzelin
Yanakları ağ olma mı?

Bulgar dağı iki çatal
Arasında güller biter
Bir yiğide bir yar yeter
İki seven del’olma mı?

Bulgar dağı pare pare
Kim’al giyer kimi kare
Selam eylen nazlı yare
Ayrılanlar bir olma mı?

Yol üstünde iki hanlar
Hani sana konan canlar
Sevip sevip ayrılanlar
Yanıp yanıp kül olma mı?

Karac’oğlan seni gördüm
Düşümü hayra yordum
Bugün güzellere sordum
Bencileyin kul olma mı?

KARACAOĞLAN


EDEBİYATA DAİR…: AŞIK TARZI TÜRK EDEBİYATI

Şubat 13, 2010 Okuma süresi: 4 dakika
Aşık” adı verilen saz şairleri tarafından saz eşliğinde sözlü olarak aktarılan eserlerin oluşturduğu şiir türüne “Aşık Tarzı Türk Şiiri” denir.İslamiyetten önce başlayan ve 15. yüzyıldan sonra hızla gelişen ve günümüze kadar uzanan bu edebiyatın tanınmış şairleri şunlardır:”Köroğlu, Kul Mehmet, Karacaoğlan, Aşık Ömer, Gevheri, Bayburtlu Zihni, Seyrani,Dertli, Erzurumlu Emrah, Aşık Veysel…”

Şiirlerini ellerinde sazlarıyla kasaba kasaba,köy köy dolaşarak söyleyen aşıklar, geniş kitlelere seslerini duyurmuşlardır.Çoğu okuma yazma bilmeyen saz şairleri usta-çırak ilişkisi içinde yetişmişler ve geleneği günümüze değin getirmişlerdir.Şiirlerini köy meydanlarında,kahvehanelerde,köy odalarında söylemişler,yarışmalar, atışmalar yaparak halka şiir zevkini aşılamışlardır.Doğaçlama şiir söylemek bu aşık tarzı halk edebiyatının özelliklerindendir.

16. yüzyıla kadar sözlü gelenekle gelen aşık tarzı halk şiiri bu yüzyıldan itibaren yazıya aktarılmaya başlamıştır.Aşık edebiyatı ürünlerinin yazıldığı el yazması defterlere “cönk” denir. Çoğunu kimin yazıya geçirdiği belli değildir.Fakat bu defterleri yazanlar hem aşık edebiyatı ürünlerini hem de anonim eserleri derledikleri için Türk edebiyatı adına çok büyük hizmetler etmişlerdir.

AŞIK TARZI TÜRK ŞİİRİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ

-Nazım birimi dörtlüktür.
-Ölçü hecenin 7’li, 8’li, 11’li kalıplarıdır.Ancak bazı şairler divan edebiyatının etkisiyle aruzu da kullanmışlardır.
-Şiirlerde daha çok yarım kafiye kullanılır.
-Aşk,ayrılık,gurbet,ölüm,güzellik,tabiat,kahramanlık,toplumsal olaylar ve zamandan şikayet gibi temalar ele alınmıştır.
-Aşıklar şiirlerin son dörtlüğünde “tabşırma” geleneğine uyarak adlarını yada takma adlarını söylerler.Bu gelenek şiirlerin sahibini ortaya koyması ve birbirine karıştırılmaması bakımından önemlidir.
-Aşık tarzı Türk halk şiirinde saz şairleri halkın konuşma dilini kullanmışlardır.Halk söyleyişlerine,deyimlere,mecazlara yer vermişlerdir.

NAZIM ŞEKİLLERİ VE TÜRLERİ

Aşık tarzı Türk şiirinde kullanılan nazım şekilleri “koşma,semai,varsağı ve destan“dır.İşlediği konuya göre koşma türleri ise şunlardır:

-Güzelleme:Bir insanın,atın,beldenin,silahın ya da sevdiği kızın niteliklerinin övülmesidir.
-Koçaklama:Savaş ve kahramanlık üzerine söylenen koşmalardır.
-Taşlama: Toplumun aksayan yönlerinin ya da bir kişinin yanlış tutum ve davranışlarının yerildiği koşmalardır.
-Ağıt: Bir kişinin ölümü ile ilgili olarak söylenen acıklı koşma türüdür.


Hakkında

Bu kısım siten hakkında bilgi verir. Burayı değiştirmek ve düzenlemek için admin->eklentiler->tanımı düzenle

Etiketler