Cover Image

Ayasofya’daBir Gece Kitabının Özeti

Aralık 4, 2024 - Okuma süresi: 5 dakika

 

Ayasofya’daBir
Gece Kitabının Özeti

 Ayasofya  Jüstünyen tarafından yapılmıştır ve Jüstinyen’in
hazinelerinid e burada saklandığı söylentisi vardır. Şimdi kitabımızı anlatmaya
başlayalım. Mihrimah, Ayasofya’da çalışırken bir sırrın tam ortasına düşüyor.
Üstelik bu sırrın ortakları da var. İpek ve Mehmet, kendilerini bu gizemi çözüp
parçaları tamamlamaya adıyorlar. Çünkü, bu sırrı aydınlığa kavuşturmak
Ayasofya’yı korumak demektir. Mihrimah ve Mehmet Sanat Tarihçisi olan iki
arkadaştırlar. Ayasofya’da görevli olarak çalışan bu iki genç hem çalışkan, hem
sorumluluk sahibi hem de  tarihe meraklı
olan kimselerdir. Ayasofya’da hem araştırmalar yapan, hem de çalışan bu
gençlerden Mihrimah bir harita görüyor ve bu harita çok eski bu harita ve
üzerinde yabancı yazılar yazıyor ve 
Mihrimah orada yazan dili anlamadığı için ne yazıldığını anlamıyor.
Bunun için ev arkadaşı olan aynı zamanda en yakın arkadaşı olan İpek’e haritayı
götürüyor. Mehmet, Mihrimah ve İpek evde akşamüzeri toplantı yapıyorlar ve
haritanın üzerinde yazılanlar Antik Yunanca olduğu için, Antik Yunancayı da
İpek bildiği için işler yoluna girmeye başlıyor. Haritada “ Hazine”  yazıyor ve gençler buna çok seviniyor ve hemen
bu işin peşine düşüyorlar. Çünkü bu haritayı kimsenin görmemesi gerekiyor.
Çünkü hazineyi bulup yağmalayabililrler ve Ayasofya’nın ruhuna zarar
verebilirler diye düşünüyor gençler.

 

 Başlarda Mihrimah çok korksa da , başımıza
büyük iş alırız dese de Mehmet daha cevval oluyor ve işin üzerine gidiyor ama
Mihrimah da korkuyu bir kenara bırakıp büyük işler başarıyor. İşin peşine
düşmek ve haritanın parçalarını bulmak için herkes yardımlaşma ve dayanışma
içinde hareket ediyor. İpek Diyarbakır’a gidiyor. Mehmet ve Mihrimah ,ise
İtalya’ya gidiyor, Venedik’e gidiyor ve çalışmalarına devam ediyor. İpek Diyarbakır’da
bir aileye misafir oluyor ve daha sonra Van’da bulunan Akdamar Kilisesi’ne
gidiyor ve orada haritanın bir parçasını buluyor. Mihrimah ise San Vitale’de
bir kağıt buluyor ve işler yavaş yavaş çözülmeye başlıyor. İpek’ê yardım eden
bir kaptan da vardır ve bu kaptan da sanat tarihine çok meraklı olduğu için bu
olayların peşine düşüyor ve gençleri gizliden takip etmeye başlıyor. Daha sonra
Mihrimah ve Mehmet son şövalye kadın olan Leone Belvasti’yi ziyaret ediyor ve
bildiklerini söylemesini rica ediyorlar. Kadın başta gençlere hayır dese de
daha sonra bildiklerini açıklıyor. Belvasti denen kadın hazinenin
yağmalanmasından korktuğu için başlarda sırrı vermiyor ama daha sonra Mihrimah
ve Mehmet’in samimiyetine inanıyor. 

Daha sonra üç arkadaş ta İstanbul’a geri
geliyor ve Ayasofya’da bir gece geçiriyorlar. Çinileri söküyolar ve aşağı kata
iniyorlar. Girdikleri yer de Ayasofya’nın tam ortasıdır. Orada Meryem Ananın
hırkasını buluyorlar ve sırrın bu hırka olduğunu anlıyorlar ve o sırada büyük
bir gürültü oluyor ve deprem olduğunu zannediyorlar. Gençler gizli olarak gece
yarısı burada olduğu için başlarına büyük belalar açabilirlerdi, meslekten men
edilebilirlerdi rama yine de meraklarının peşinden gidiyorlar. Çalışma
sırasında Kerem de onları izlediği için adamları ile gençlerin yanına geliyor
ama onlara kötü davranmıyor. Hep birlikte araştırmalara devam ediyorlar ve bu sırrı
kimseye söylemeyeceklerine söz veriyorlar. Böylece sır da çözülmüş oluyor ve
bunu kimseye demiyorlar ve Ayasofya’nın manevi bütünlüğü de korunmuş oluyor.

Hakkında

Bu kısım siten hakkında bilgi verir. Burayı değiştirmek ve düzenlemek için admin->eklentiler->tanımı düzenle

Etiketler