Edebî yönü:
Cemalî, döneminin çok yazan şairlerindendir. Kasidelerinde ve kıtalarında İstanbul’un fethini anlatmış, Fatih Sultan Mehmed’i övmüştür. Bunların yanında sevgi ve aşk konulu gazeller de yazmıştır.
Ahmed Paşa, Cem Sultan ve Karamanlı Aynî ile birlikte şiirlerine manzum tarih düşürmeyi başlatan şairlerdendir.
Cemalî yarım asrı geçen şairlik hayatında Türk Edebiyatına orjinal eserler kazandırmış, kendine has buluş ve deyişlerle şiirler söylemiştir.
Klasik Osmanlı Türkçesine geçişte Eski Anadolu Türkçesi özelliklerini devam ettiren şairin “divan”ında dili ağırlaşmaya başlamıştır.
Eserleri:
1- Hüsrev ü Şirin zeyli: Şeyhî’nin “Hüsrev ü Şirin” adlı eserine yazdığı zeyl (bir eseri tamamlayıcı mahiyette sonradan yazılan ek), şairin ilk manzumesidir ve 20’li yaşlarında yazmıştır.
2- Gülşen-i Uşşak (Hüma vü Hümayun): Cemalî, 1446 yılında Sultan II. Murad için yazdığı bu eserinde Arap hanı Menûşek’in oğlu Hüma ile Çin padişahının kızı Hümayun arasındaki aşkı işlemiştir.
3- Miftâhu’l-Ferec: 1456 yılında yazdığı ve Fatih Sultan Mehmed’e sunduğu bu eserinin içeriği dinî konulardır.
4- Resâil (Risâle-i Acîbe): Şairin “Miftahul Ferec” isimli eserinin mukaddimesinde “acayib” diye zikrettiği ve Fatih’e sunduğu bir eserdir. Cemalî böyle orjinal bir eserin Türkçede ilk defa kendisi tarafından yazıldığını vurgulamıştır.
5- Der-beyân-ı Meşakkat-ı Sefer ü Zarûret ü Mülâzemet: Fatih’in Arnavutluk seferini anlatan 73 beyitlik bir mesnevidir.
6- Yusuf u Züleyha: Yusuf u Züleyha mesnevisi.
7- Divan: “Divan”ında Türkçeden başka Arapça ve Farsça şiirleri vardır.