Lâ mekân ilinde bir nokta iken
İsmi var, cismi yok yerden gelirim
Daha hiçbir nesne yaratılmadan
Kandilin içinde Nûr’dan gelirim.
Dört nesneden yoğrulup da yapıldım
Şekillendim, fırınlara atıldım
Mevla’m ruh verince ayağa kalktım
Adem denen bir beşer’den gelirim.
Kabil, Hâbil olup dünyaya geldim
Öldüren ben idim, ölen ben oldum
İdris ile bile cennete girdim
Nâciye’den pâk mâder’den gelirim.
Nûh Peygamber ile bir gemi yaptım
Her mahluktan bir çift içine attım
Tûfanda münkîri suya gark ettim
Mü’minlerle bir sefer’den gelirim.
Hûd Peygamber ile gezdim bir zaman
Zalimler elinden dedim el’aman
Salih ile taştan çıkardım bir can
Mucize gösterdim Bir’den gelirim.
İbrahim’le bile putları kırdım
Nemrûd’un emrine ben karşı durdum
Elim kolum bağlı ateşe girdim
Nârı nûr eyledim kor’dan gelirim.
İsmâil, Hâcer’le çöle atıldım
Yâkup ile figanlara katıldım
Yusuf ile kul oluban satıldım
Mısır ülkesinden var’dan gelirim.
Eyyüb ile derde düştüm, küsmedim
Kurt yedi vücudum, şükrüm kesmedim
Şuâyb ile doğruluktan geçmedim
Lâl ü mercan satan şâr’dan gelirim.
Tûvâ vadisinde Allah’ı gördüm
Tûr dağına çıktım, Tevrat’ı aldım
Âsâm canlı idi ben onu bildim
Küntü kenz sırr-ı esrâr’dan gelirim.
Hızır ile âb-ı hayâtı içtim
İlyas ile bile göklere uçtum
Yûnus Peygamberle ummana düştüm
Balığın karnından gâr’dan gelirim.
Lokman oldum, ölüme çâre buldum
Danyal ile rahmet suyunda yundum
Üzeyr’e yeniden bir Tevrat sundum
Zülkarneyn’le bile sır’dan gelirim.
Dâvud oldum sapanımla taş attım
Calût’u öldüren kahraman zâttım
Süleymân’la inse cine hükmettim
Kuş dilini bilen Pîr’den gelirim.
Zekeriyyâ ile beni biçtiler
Yahyâ ile bile başım kestiler
İsâ ile çarmıhlara astılar
Bedenim bıraktım, dâr’dan gelirim.