Cover Image

İhsan Oktay Anar (1960)

Haziran 22, 2024 - Okuma süresi: 3 dakika
Puslu Kıtalar Atlası: 17. yüzyılda İstanbul’da geçen roman; Galata’da korsanlar, bıçkınlar, dilenciler, kumarbazlar, hırsızlar, delilerden oluşan bir çevrede geçer. Düş gücü zengin bir ihtiyar (Uzun İhsan Efendi), düşlerinden devşirdiklerini Puslu Kıtalar Atlası adlı bir kitaba döker ve kitabını savaşa gitmek üzere olan oğlu Bünyamin’e emanet eder. Eserde, tuhaf bir siyah sikke (kara para) sayesinde sonsuzluğa kavuşmayı arzulayan Büyük Efendi Ebrehe ile bu parayı tesadüfen bulan Bünyamin arasındaki mücadele konu edilir. Bünyamin, kötülüğü, yani kara parayı ele geçirerek sonsuzluğa ulaşmayı hedefleyen Ebrehe ile olan mücadelesinde, babasının verdiği defteri rehber edinerek kötülüğü alt eder ve bilgeliğe ulaşır.

Kitab-ül Hiyel (Eski Zaman Mucitlerinin İnanılmaz Hayat Öyküleri): Eserde Yasef Çelebi, Calûd ve Üzeyir Bey olmak üzere üç hiyelci ustasının (mucit / mühendis) öyküsü anlatılır. Yafes Çelebi’nin öyküsü, aynı zamanda romanın çerçeve öyküsüdür. Roman, bu çerçeve öykü içine serpiştirilen alt öykülerle bir bütünlük oluşturur. 19. yüzyılda İstanbul’da geçen roman, renkli ve coşkulu bir atmosferde sunulur. Bir efsaneden yola çıkan yazar, gücünü uzun saçlarından alan Samson’un yerine, gücünü aklından alan insanın trajedisini fantastik bir serüvenle işler. Eserde doğaya hükmetme erkine rağmen mutluluğu yakalayamayan insanın hikâyesi işlenmektedir.

Efrasiyab’ın Hikâyeleri: İç içe geçmiş fantastik hikâyelerden oluşan bir romandır. Romanın ana karakterlerinden biri olan Ölüm, bir sonraki alacağı can olan Uzun İhsan’ı bulmaya çalışmaktadır. Bu kovalamacada kendisine eşlik eden Cezzar Dede ile birbirlerine hikâyeler anlatarak sekiz mahalle dolaşırlar. Romanın sonunda tüm anlatılanların Cezzar Dede’nin torunlarına anlattığı bir hikâye olduğu anlaşılır.

Amat: Roman, 1670 yılında İstanbul’dan hareket eden bir Osmanlı savaş gemisinin açık denizlerde yaptığı fantastik bir yolculuğun hikâyesidir. Alegorik özellikler gösteren eserde, dünya kurulduğundan beri süren insan ile şeytan arasında geçen mücadele anlatılmaktadır. Dünyayı sembolize eden geminin kaptanı Diyavol, hikâyenin asıl kahramanıdır. Açıkça söylenmese de kaptan, şeytanı simgelerken gemideki 247 mürettebat da cezalandırılmayı hak eden insanlardır.

Hakkında

Bu kısım siten hakkında bilgi verir. Burayı değiştirmek ve düzenlemek için admin->eklentiler->tanımı düzenle

Etiketler