— uzun hikâyesi — ile hikâye türünü hem tematik olarak hem de realist ve natüralist yönelimiyle gerçekçiliğin çizgisine taşır. Batıdaki realizm akımına özenilerek yazılan eserin ön sözü ise bu anlamda değerlidir. Yazar, ön sözünde özellikle Emile Zola, Alfonse Daudet gibi romancılara dair bizdeki yanlış kanaatleri düzeltme gayesindedir.
5. Parçada bırakılan boşluklara aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) Nabizâde Nâzım, Karabibik
B) Ahmet Mithat Efendi, Kıssadan Hisse
C) Namık Kemal, Gülnihal
D) Recaizade Mahmut Ekrem, Şemsa
E) Sami Paşazâde Sezai, Küçük Şeyler
Divan edebiyatı kültürüyle yetişmiş Tanzimat yazar ve şairleri, düşüncelerini tamamen gerçekleştirememişlerdir. Üstelik divan edebiyatının hâlâ rağbette olduğu, —, — ve — gibi divan şairlerinin şöhretlerinin devam ettiği bu dönemde, yeni bir edebiyat ortamı yaratmanın sıkıntılarını yaşamışlardır. Batılılaşma yolunda önemli adımlar atan Abdülhak Hamit ve Recaizâde Ekrem ile aynı kuşaktan olan —, tam da bu yıllarda kaleme aldığı şiirlerindeki divan şiiri temaları nedeniyle gericilikle suçlanmıştır. İstanbul’dan uzakta büyümesi, iyi bir eğitim alamaması, Fransızcayı geç öğrenmesi ve rint meşrep kişiliği bu iddiayı güçlendirmek için kullanılmıştır.
6. Parçada bırakılan boşluklara aşağıdakilerden hangisi getirilemez?
A) Yenişehirli Avni
B) Nabizâde Nazım
C) Leskofçalı Galip
D) Muallim Naci
E) Hersekli Arif Hikmet
Modern Türk tiyatrosunda Şinasi ve Namık Kemal’le başlayan telif oyunlar yazma anlayışı uzun sürmemiş ve çok fazla etkili de olmamıştır. Direktör Âli Bey, Ahmet Vefik Paşa, Teodor Kasap tarafından özellikle Fransızcadan yapılan adaptasyonlar daha çok ilgi görmüş ve tiyatro denilince bu adapte eserler hatırlanır olmuştur.
7. Aşağıdaki eserlerden hangisi parçada sözü edilen sanatçılardan herhangi birine ait değildir?
A) Seyahat Jurnali
B) Takdir-i Elhan
C) Tercüme-i Manzume
D) Şecere-i Türkî
E) Renan Müdafaanamesi
Her ne kadar bir dönem “Yeni Osmanlılar” idealini benimsemiş olsa da —, Namık Kemal ya da Şinasi gibi sosyal sorunlara yakın olmamış, yazdıklarını politik propaganda malzemesi olarak kullanmamıştır. Onun kalemi nadiren siyasi bir kisveye bürünür. Özellikle Namık Kemal ile mektuplaşmaları onun kaleminin siyasallaştığı metinlerdir. O yaratılış olarak aşırı hassas, duygulu, düşünmeyi seven bir kişilik olduğu için daha çok ferdî duyuşların, ince hassasiyetlerin, melankolinin, küçük hayretlerin, ıstırabın, ölüm temasının şairi olmuştur.
8. Parçada bırakılan boşluğa aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Ziya Paşa
B) Ahmet Mithat Efendi
C) Recaizade Mahmut Ekrem
D) Ahmet Vefik Paşa
E) Direktör Ali Bey
Şinasi ile aynı nesle mensup olan Ziya Paşa, sanat gücü bakımından Şinasi’nin çok üstünde görünmesine rağmen, 1860’tan sonraki yeni Türk şiirinin oluşumunda onun kadar etkili olmamış veya olamamıştır. Bunda onun Namık Kemal’le Avrupa’da bulunduğu sırada, doğrudan doğruya divan edebiyatını sorgulamak amacıyla kaleme aldığı — adlı makalesi dışında, edebî bağlamda yeniye ve yeniliklere açık bir tavrının bulunmaması ve hayatının sonuna kadar divan şiirine bağlı kalması büyük ölçüde rol oynamıştır.
9. Parçada bırakılan boşluğa aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Şiir ve İnşa
B) Harabat
C) Terkibibent
D) Zafername
E) Rüya
Şinasi’nin açmış olduğu yolu takip eden ve Türk şiirinde bir hürriyet, vatan ve millet romantizmi başlatan Namık Kemal; romantik mizacı ve heyecan yüklü ifade tonuyla çağdaşı şairler arasında hemen öne çıkmıştır.
10. Aşağıdaki dizelerden hangisi Namık Kemal’in parçada ifade edilen şiir anlayışına örnek olamaz?
A) Ne mümkün zulm ile, bîdâd ile imhâ-yı hürriyet
Çalış idrâki kaldır muktedirsen âdemiyyetten
B) Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini
Yoğ imiş kurtaracak bahtı kara mâderini
C) İç bade güzel sev var ise akl u şuurun
Dünya var imiş ya ki yoğ olmuş ne umurun
D) Kan ile kılıçtır görünen bayrağımızda
Can korkusu gezmez ovamızda dağımızda
E) Felek her türlü esbâb-ı cefasın toplasın gelsin
Dönersem kahpeyim millet yolunda bir azimetten
Şık, Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın ilk romanıdır. Felatun Bey ile Rakım Efendi romanındaki — ile — romanındaki Bihruz gibi alafrangalık tutkunu bir tip oluşturmak isteyen yazar, kahramanını bu düşünceyle okura sunmuştur. Ancak Şatırzade Şöhret Bey’in geçmişi diğer başkahramanlara göre zayıf kalmıştır. Romandan Şöhret Bey’in varlıklı bir aileye sahip olmadığı hâlde kendisini öyle göstermeye çalıştığını anlarız. Babası hakkında hiçbir açıklama verilmemiştir. Annesi hakkında ise küçük bir bilgiyle yetinilmiştir.
11. Parçada bırakılan boşluklara aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) Rakım Efendi, İntibah
B) Felatun Bey, Jön Türk
C) Rakım Efendi, Araba Sevdası
D) Felatun Bey, İntibah
E) Felatun Bey, Araba Sevdası
Tahkiyeli eserler; sözlü edebiyatta — ve —, halk edebiyatında —, divan edebiyatında — türleriyle varlığını sürdürerek Türk edebiyatının her döneminde, şiirle beraber, başat edebi türler arasındaki yerini korur. Farklı biçim ve biçem unsurlarına sahip bu ürünlerin ortak noktaları, “olay örgüsü, kişiler, zaman ve mekân” eksenli yapı taşlarıyla oluşturulmasıdır.
12. Aşağıdakilerden hangisi parçada bırakılan boşluklardan herhangi birine getirilemez?
A) Halk hikâyesi
B) Mensur Şiir
C) Masal
D) Mesnevi
E) Destan
1878’de Ahmet Mithat Efendi tarafından çıkarılan bu gazete, Türk basınının en uzun ömürlü yayın organlarından biridir. Henüz gelişme döneminde bulunan Türk basını için bir mektep vazifesi gören gazete; halka okuma alışkanlığı kazandırma, bilgiyi halka ulaştırma, kültürü tabana yayma gibi bir misyonu üstlenmiştir. Gazete, bu halkçı ve memleketçi hareketinde başarı kaydederken bir yandan da zamanın genç kalemlerine kapılarını açmış, onların yetişmesine yardımcı olmuştur.
13. Parçada sözü edilen gazete aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hürriyet
B) İbret
C) Ceride-i Havadis
D) Tercüman-ı Hakikat
E) Muhbir
Beş perdelik bir dram olan Atala yahut Amerika Vahşileri, egzotik bir oyundur. Eser,
romantizmin önemli temsilcilerinden biri olan Fransız yazar Chateaubriand’ın romanından uyarlamadır. —, romanı önce Türkçeye aktarmış sonra da tiyatroya uyarlamıştır. Eser, edebiyatımızda yabancı bir romanın sahneye adapte edildiği ilk örnektir.
14. Parçada bırakılan boşluğa aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Ahmet Vefik Paşa
B) Teodor Kasap
C) Recaizade Mahmut Ekrem
D) Direktör Ali Bey
E) Muallim Naci